J
jupiterdianysa
Misafir
ERC 20 tokenlerinin kripto dünyası üzerindeki büyük etkisini kelimelere dökmek çok zor. Birkaç milyar dolarlık ICO endüstrisinden tek başına sorumlular ve kripto para birimlerini ana akım haline getirmede büyük rol oynadılar. Tam olarak ne olduklarına girmeden önce, tarihlerinden biraz bahsetmek istiyorum, hatta bir örnekle açıklamanın daha anlaşılır olacağına inanıyorum.
Ethereum patlamaya başladığında geliştiriciler, merkezi olmayan uygulamalarını oluşturmak için ekosistem arayışı içindeydi. Birçoğu, çalışmalarını finanse etmenin kolay yolu olarak ICO ile ilk kripto para tokenlarını yaratma düşüncesini hayata geçirdi. Bu nedenle, ethereum altyapısında birden çok yeni token yaratıldı. Her şey iyi, güzel ama bu yaratılan tokenlar başta pek çok soruna yol açtı.
Tipik bir atari salonu hayal edelim, eski günlerdeki gibi birçok makinenin olduğu nostaljik bir salon olsun. Bu atari salonunda oyun oynamak istiyorsak, paramızı, makinelerde kullanmak için, jetonlarla değiştirmeniz gerekir. Kısaca jeton almak diyebiliriz buna. Jetonları aldık ancak makineye gidip oyunu oynamak istediğimizde makinenin farklı boyutta bir jeton kabul ettiğini görüyoruz. Kapıda aldığımız jeton işe yaramıyor; dolayısıyla bunları başka bir yerde doğru boyutta olan jetonlarla değiştirmeniz gerekiyor. Daha sonra bunu her makinede yapmamız gerektiğini, yani her bir jetonun farklı bir şekil veya boyutta olduğunu ve kapıda aldığınız jetonları bu makinede de kullanmanın hiçbir yolu olmadığını fark ediyoruz. Her makineye ayrı jeton gerekiyor ve jetonlar atari salonunda birbirlerine dönüştürülebiliyor.
İşte ERC 20 token standardı, bu atari salonu gibidir. Makinelere, tüm ICO'ların birlikte çalışması gerektiğini söyleyerek, birbirleriyle sorunsuz bir şekilde etkileşime girmelerini sağlayan ERC 20 standardı altında inşa edilmelerini sağlayacaktı. Hesaplar ve cüzdanlar, her bir jetonu diğer tüm jetonlarla aynı şekilde gönderebilmeli, alabilmeli ve aktarabilmeliydi. Bu kulağa biraz aptalca geliyor olabilir. “Başka türlü nasıl olacaktı yahu?” diyebilirsiniz, çünkü bizim için şuanki bilgilerimizle gayet kolay ve düşünmesi basit bir durum. Ama en başta her yeni token lansmanının işlevi ve çalışması büyük ölçüde farklı olabiliyordu. Bu da ölçeklendirme için büyük bir sorundu.
Geliştiriciler birlikte çalışmak ve birlikte çalışabilir uygulamalara sahip olmak isterlerse, birbirlerinin kod tabanlarını incelemek ve bu iki farklı tokenın tam olarak nasıl etkileşime gireceğini öğrenmek zorundaydılar.
Bir projeye karşı başka bir proje temelinde bu gayet sıradan karşılanabilir ve hayata geçirilebirdi, ancak binlerce jeton ve projeden oluşan bir ekosistemden bahsederken geliştiricilerin her bir proje için token kodlamasını inceleyerek farklılıklarına ve sorunlarına çözüm getirmesi imkansız olurdu.
Ve böylece ERC 20 standardı doğdu ve tüm sorunu çözdü. Bu standart özünde, ethereum tabanı için bir plan oluşturan bir dizi kural ve düzenlemeler bütünüdür. Bu şablon, ağdaki tüm sözleşmelerin, hesapların, cüzdanların ve diğer türdeki her bir jetonun tam olarak ne olduğunu ve ne yapacağını bilmesini sağlamaktadır. Dolayısıyla geliştiricilerin her seferinde ta en baştan başlamalarına gerek olmadığı için token oluşturmalarını çok daha kolaylaştırır. Artık tüm yeni çalışmalar ve geliştirecekleri projeler için bir şablona sahipler. Bu yüzden ERC 20 standardının, ethereum ve kripto para biriminin işleyişine etkisi inkar edilemez.
Zaman geçtikçe, yeni ve daha sağlam standartlar devreye girdikçe ERC 20 yavaş yavaş aşamalı olarak kaldırılacak veya evrilecek gibi görünse bile kötü şöhretli ERC standardına ne olursa olsun ERC20 standardının muazzam etkisi göz ardı edilemez.